DEÜ Yeni Korona Virüs Hakkında Bilgilendirdi

982

Dokuz Eylül Üniversitesi Uygulama Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Kontrol Komitesi düzenlediği toplantıda Korona Virüs salgını ile ilgili acil durum planı oluşturdu. Toplantı hakkında bilgi veren Başhekim Prof. Dr. Semih Küçükgüçlü, hastane personeli ve öğrencilere yönelik eğitimler planladıklarını, korona virüs şüphesiyle hastaneye başvuran bir hastanın izole edilerek izleneceğini, KBRN Ünitesinin 10 gün içerisinde devreye alınmasıyla daha etkili bir dekontaminasyon ve izolasyon sağlanabileceğini söyledi.

Çin’in Vuhan kentinde ortaya çıkan ve yayılış hızıyla Dünya Sağlık Örgütünü harekete geçiren Yeni Korona virüs (2019-nCoV) Türkiye’de endişeye sebep oldu. Yaşanan gelişmeleri yakından takip eden Dokuz Eylül Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Kontrol Komitesi salgın ile ilgili toplantı düzenledi. Toplantıda mevcut durum değerlendirilerek, acil durum planları gözden geçirilerek, hastane personeli ile öğrencilere yönelik eğitim faaliyeti planlandı. Toplantı ile ilgili bilgi veren Dokuz Eylül Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Semih Küçükgüçlü, “Hastanemizde şüpheli bir vaka ile karşılaşıldığında yapılması gerekenlerin belirlenmesi için eylem planı oluşturuldu. Enfeksiyon Kontrol Komitesi, Göğüs Hastalıkları, KBB, Erişkin ve Çocuk Acil Servis Sorumlularının katıldığı toplantıda öncelikle en riskli bölüm çalışanlarına olmak üzere tüm hastane personeline eğitim planlandı. Tıp Fakültesi Dekanlığımız ile beraber tüm öğrencilerimize yönelik eğitim günleri düzenlendi. İlk etkinliğimiz 5 Şubat Çarşamba günü gerçekleştirilecektir. Hastanemizde riskli olan tüm alanlara maske takılması konusunda uyarı afişleri asıldı ve buralarda çalışan yetkililere yeterli maske dağıtıldı. Bu alanlarda hastalarımıza verilmek üzere maske temin edildi” dedi.

DAHA ETKİN MÜDAHALE

Korona Virüs şüphesi taşıyan bir hastanın başvurusu üzerine yapılacakları anlatan Küçükgüçlü, “Acil servislerimize ya da polikliniklerimize şüpheli bir hasta başvurusu olduğunda hastamız izole olarak izleneceği bir odaya alınacaktır. Hastayı muayene eden ve odaya girmesi gereken personelimiz koruyucu ekipman kullanacak ve hastadan tetkikler için örnek alınacaktır. Enfeksiyon hastalıkları konsültasyonu istenecek ve gerekli ise hasta izole bir odaya yatırılacaktır. Şu an salgına sebep olan virüs mutasyona uğramış bir alt gruptur ve tetkikler için alınan örnekler İl Sağlık Müdürlüğüne gönderilecektir. İnşaatına 1 ay önce başladığımız Kimyasal, Biyolojik, Radyolojik ve Nükleer (KBRN) tehditler nedeniyle başvuran şüpheli vakalar için hazırlanan ünitemiz yaklaşık 10 gün içinde hizmete girecektir. Bu ünitemiz sayesinde de şüpheli hastalarımızın dekontaminasyonu ve izolasyonunu daha etkin şekilde sağlanacaktır” diye konuştu.

Dokuz Eylül Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Kontrol Komitesi Başkanı Dr. Öğretim Üyesi Sema Alp Çavuş ise korona virüs hakkında bilinmesi gerekenleri anlattı. Korona virüslerin bildiğimiz soğuk algınlığı tablosuna yol açan virüsler olduğunu hatırlatan Çavuş, “Bu virüsler insanda ve hayvanlarda hastalık yaparlar. Bugüne kadar bildiklerimizin dışında son yıllarda hayvanlardan insanlara geçen ve insandan insana geçme özelliği kazanmış olan, daha ağır hastalık tablolarına yol açan yeni korona virüslerle tanıştık. 2002 yılında yine Çin’de ortaya çıkan ve dünyanın başka bölgelerine yayılan SARS- CoV, 2012 yılında Suudi Arabistan’da ortaya çıkıp başka ülkelere yayılan MERS-CoV ile tanışmıştık. Şimdi ise Çin’in Vuhan şehrinde ortaya çıkan yeni bir korona virüsle karşı karşıyayız” dedi.

HİJYENE DİKKAT

Dünya Sağlık Örgütünün 30 Ocak 2020 toplantısında Çin hükümetinin salgını durdurmak üzere gösterdiği olağanüstü çabaya rağmen hastalığın görüldüğü ülke sayısının artması üzerine diğer ülkelerin de hazırlıklı olmasını sağlamak üzere ‘Küresel Acil Durum’ ilan ettiğini hatırlatan Çavuş, “Türkiye’de bugüne kadar doğrulanan bir olgu olmadı. Bu nedenle henüz bizim için büyük bir tehlike söz konusu değil. Kuşkulu olgu olarak değerlendirilip test yapılanların çoğu grip (H1N1 ya da B) tanısı aldı. Bugüne kadarki bulgulara göre temas ve damlacık yoluyla bulaşıyor, yani öksürme, hapşırma, konuşma sırasında havaya saçılan damlacıkların 1 metre yakınındaki kişilerin ağız, burun ve gözlerine sıçraması ya da hasta olan kişilerin öksürüp hapşırırken ellerine bulaşan virüsü çevreye bulaştırması ile yayılıyor. Bu nedenle el yıkama önemli. Hasta olanlardan uzak durmak, sık sık el yıkamak, alkollü dezenfektanla el hijyeni sağlamak alınması gereken temel önlemler. Çiğ süt ve et ürünü yenilmemesi, evcil ya da vahşi hayvanlarla temastan kaçınılması öneriler arasında” diye konuştu.

İlgili Yazılar