DEVLETİN ZİRVESİ, DEÜ’NÜN AKADEMİK AÇILIŞINDA BULUŞTU

Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ)’nin 2018-2019 Akademik Yılı Açılış Töreni’nde konuşan Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, üniversitelerden hem kendi alanlarıyla ilgili reformlarda hem de Türkiye’nin hedefleriyle ilgili konularda destek beklediklerini söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bilim üreten ve Ar-Ge odaklı çalışan üniversite iklimi oluşturmadan, sadece tabela ve kadroyla hiçbir sonucun elde edilemeyeceğini söyledi. Törende TBMM Başkanı Binali Yıldırım, İstanbul’da Süleymaniye adıyla bir üniversitenin açılmasının vefa örneği olabileceğini söylerken; DEÜ Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar ise üniversite olarak dünyada ilk 500 arasında yer almayı hedeflediklerini açıkladı.  

Türkiye’nin saygın yükseköğretim kurumlarından biri olan Dokuz Eylül Üniversitesi, 2018-2019 Akademik Yılı Açılış Töreni, Sabancı Kültür Sarayı’nda düzenlendi. Devlet zirvesinin bir araya geldiği törende konuşan Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, üniversitelerden hem kendi alanlarıyla ilgili reformlarda hem de Türkiye’nin hedefleriyle ilgili konularda destek beklediklerini söyledi.

Törende Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Binali Yıldırım, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, bakanlar, milletvekilleri, belediye başkanları, rektörler, kamu kurum ve kuruluşlarının yöneticileri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile akademisyenler ve öğrenciler hazır bulundu.

Türkiye’nin eğitimde altyapı ve kapasite bakımından mesafe kat ettiğini ancak içerik ve sistem konusunda sıkıntıların bulunduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Okullarımızdaki eğitimin standardını sınavlara ihtiyaç duymadan dikey geçiş sağlayabilecek düzeye getirmekte ne yazık ki zorlanıyoruz. İnşallah yeni dönemde, öncelikle hedefimiz eğitimi hem içerik, hem sistem olarak Türkiye’nin hedeflerine ulaşmasına katkı sağlayacak bir seviyeye çıkarmaktır. Okul öncesinden hatta aileden başlayıp üniversiteye, oradan iş hayatına kadar uzanan tüm alanlarda eğitime bakışımızı ve uygulamamızı ülkemizin ihtiyaçlarına göre geliştireceğiz. Bu meseleyi çözmeden diğer hiçbir konuda istediğimiz sonuçlara ulaşamayız. Üniversitelerimizden hem kendi alanlarındaki reformlarımızda hem de tüm hedeflerimiz konusunda özellikle destek bekliyoruz. Bu konuda hocalarımız bizim için çok önemli rehber konumundadır” dedi.

SADECE TABELA İLE SONUÇ OLMAZ

Bilim üreten, Ar-Ge odaklı çalışan ve her alanda kendi modellerini geliştiren bir üniversite iklimi oluşturmadan, sadece tabela ve kadroyla hiçbir sonucun elde edilemeyeceğine dikkat çeken Erdoğan, “Kendi bireysel çekişmelerinin, ideolojik saplantılarının ve kariyer hırslarının esiri kadrolarla bu üniversitelerin böyle hayırlı çıktılar üretmesi mümkün değildir. Halbuki ülkeleri ayakta tutmak ve yükseltmek için yürütülen çalışmalarda akademiyi ve özel sektörü ana gövdeyi taşıyan iki bacak, kuşun uçmasını sağlayan iki kanat gibi görüyorum. Bunlardan biri olmadan diğeri tek başına başarı elde edemez” diye konuştu.

BİNLERCE YILLIK MİRAS VURGUSU

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugünkü yükseköğretim kurumlarının dünyanın eski eğitim öğretim müesseselerinin mirasçıları olduğunu hatırlatarak, “Şanlıurfa’da binlerce yıllık geçmişe sahip ve bir kısmı hala ayakta olan dünyaca ünlü Harran Okulu dünyanın en eski üniversitelerinden biri olarak anılır. Nizamiye Medreseleri çağlarının çok ötesinde eğitim kurumlarıdır. Yine Ege bölgemizdeki binlerce yıllık geçmişe sahip şehirlerimiz aynı zamanda birer kültür ve ilim yuvasıdır. İstanbul, Bursa, Konya, Erzurum, Diyarbakır başta olmak üzere nice şehirlerimiz asırlar boyunca sadece bölgemizin değil dünyanın en önemli kültür ve bilim merkezleriydi” ifadesinde bulundu.

OCAĞIN ATEŞİNİ HARLADIK

Tarihsel mirasa rağmen üniversitelerin bulunduğu noktaya işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Peki, böylesine bir mirasa sahip Türkiye’nin nasıl oluyor da bugün dünyanın en büyük 500 üniversitesi arasında esamesi okunmuyor? Demek ki bir şeyleri kaybettik, bir yerde bir sıkıntı var. Bir şeyleri unuttuk, ihmal ettik. Yitik, kaybedildiği yerde bulunur. Madem cevher bu topraklarda saklı öyleyse sorunun çözümünü de yine burada arayacağız. Türkiye’nin son 17 yılda kat ettiği mesafe ocağın ateşini biraz harlayınca ortaya çok güzel sonuçlar çıkabildiğini gösteriyor. Bu süreçte biz en büyük yatırımı eğitim öğretime yaptık. Ancak bu yatırımlardan henüz arzu ettiğimiz neticeleri elde edebildiğimizi maalesef söyleyemiyorum” şeklinde konuştu.

EĞİTİM İLE OSB’LER İÇ İÇE OLACAK

Bilim insanları sayesinde gençlerin çok daha güçlü yetişeceğini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu sayede Türkiye’nin birçok ülkeyi aşacağını belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu noktada hükümeti, özel sektörü ve bilim dünyasını zorlu bir sürecin beklediğini açıklayarak, sözlerini şöyle sürdürdü: “Organize Sanayi Bölgeleri (OSB) ile okullarımızı iç içe getirmekte kararlıyız, bunu yapacağız. OSB içinde ağırlıklı ne varsa buna göre orada okulumuz da olacak; teorik-pratik buluşmasını buralarda sağlayacağız. Hep birlikte el ele verecek ve Türkiye’yi 2023 hedeflerine ulaştıracağız. Gençlerimize 2053 ve 2071 vizyonları için bırakacağımız en önemli miras işte bu olacak.”

HER İLDE BİR ÜNİVERSİTE VAR

Türkiye’de 206 üniversitenin eğitim öğretim verdiğini açıklayan Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Binali Yıldırım, “2002 yılında liderliğinizde başlattığımız ‘Her İle Bir Üniversite Projesi’ ile kurulan üniversitelerimizin 129’u devlet, diğerleri de vakıf üniversiteleridir. Bugün, üniversitesi olmayan ilimiz kalmadığı gibi birçok şehrimizde birden fazla üniversite vardır” diye konuştu.

İSLAM DÜNYASI YOK SAYILDI

Üniversitelerin dünyadaki tarihsel gelişiminden kısaca bahseden Başkan Yıldırım, “Dünyada ilk üniversite Batılıların dediği gibi İtalya’da değil; 859 yılında Fas’ın Kayrevan şehrinde kurulmuştur. Müslümanlar tarafından kurulan bu üniversiteyi Büyük Selçuklu Devleti’nin 1046’da Nişabur’da, 1068’de Bağdat’ta kurduğu Nizamiye Medreseleri takip etmektedir. Bağdat’taki Beyt’ül Hikmet’in açılış tarihi 830’dur. Eğer Batılılara sorarsanız İslam Dünyası’ndaki bu gelişmeleri yok sayarlar. Onlar, tarihi kendileri başlatırlar. Batılılara göre dünyanın ilk üniversitesi, Bolonya Üniversitesi’dir. İtalya’daki bu üniversitenin açılış tarihi ise 1088’dir” dedi.

SÜLEYMANİYE ÜNİVERSİTESİ ÖNERİSİ

Konuşmasında Ortaçağ’a da dikkat çeken Başkan Yıldırım, “Avrupalı kadınların içine şeytan girdi diyerek yakıldığı Ortaçağ’da, Fatih Medresesi kurulmuştur. Bugün İstanbul Üniversitesi’nin ambleminde kuruluş yılı 1453’tür. Yani İstanbul Üniversitesi, 565 yıllık bir geçmişe sahiptir. Kanuni Sultan Süleyman’ın inşa ettiği ve 1558’de eğitime başlayan Süleymaniye Medresesi de eğitme ilk başlayan üniversitelerimizdendir. Sayın Cumhurbaşkanım, esasında İstanbul’a gelecekte Süleymaniye adıyla bir üniversitenin açılması, çok büyük bir vefa örneği olabilir” ifadesinde bulundu. Başkan Yıldırım, yeni akademik eğitim yılının başarıyla geçmesini dilediğini söyledi.

HEDEF İLK 500

Törende Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın işaret ettiği dünyadaki ilk 500 üniversite hedefi için çalışacaklarını kaydeden DEÜ Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar, “Hızla büyüyen ve gelişen Türkiye’nin nitelikli insan gücünün karşılanmasında, ihtiyaç duyulan alanlarda ve sektörel çalışmalarda ciddi sorumluğu ve katkısı bulunan üniversitemiz, önümüzdeki dönemde yeni bir vizyon ile hareket edecektir. Bu yol haritasının temelinde ise yapay zekâdan artırılmış gerçekliğe; nesnelerin internetinden otonom robotlara kadar Endüstri 4.0’ın bütün argümanları ve dijital dünyanın bileşenleri öncelikle yer alacaktır. Bu temellere bağlı olarak genetik, nanoteknoji, enerji, sağlık, çevre ve dijital dünya gibi gelecek gördüğümüz stratejik alanlara odaklanarak milli ve yerli politikaların geliştirilmesine destek olacağız. Bu ana eksenimize bağlı olarak da dünyanın ilk 500 üniversitesi arasında yer almak için çalışacağız” dedi.

YOĞUN MESAİ HARCADIK

Konuşmasında atandığı günden bu yana yoğun bir çalışma temposu içinde hareket ettiklerini açıklayan Rektör Hotar, kısa sürede birçok proje, çalışma ve hazırlığı tamamladıklarını bildirdi. Bu süreç içinde Türkiye’nin gündemine ilişkin konulara dikkat çektiklerini açıklayarak, “Öncelikle ülkemizi döviz kuru üzerinden yıpratmaya ve milletimizi zor duruma sokmaya yönelik girişimleri kınadık. Bu noktada kentimizin önde gelen kurum ve kuruluşları ile bir araya gelerek ‘çözümlerimizi’ içeren bir bildiri de yayınladık. İsrail Parlamentosu’nun Kudüs’teki ırkçı ve ayrımcı politikalarına tepki göstererek İsrail hükümetini, Senato kararıyla kınadık. Hükümetimizin enflasyonla mücadele konusunda başlattığı indirim kampanyasına destek vererek; üniversitemize bağlı kantinlerde yüzde 10 indirim uyguladık. Kurumumuzda ivedi olarak yapmamız gereken altyapı düzenlemelerini ve revizyonlarını, eğitim dönemi öncesi tamamladık. Üniversitemiz bünyesinde faaliyet gösteren Özel 75. Yıl Eğitim Kurumlarımızı baştan aşağı yeniledik. 7/24 esasıyla hizmet veren merkez kütüphanemize yeni kaynaklar kazandırdık. E-Dönüşüm Hizmetleri uygulamalarını online yürütmek üzere PTT ile protokol imzaladık” dedi.

ÜNİVERSİTE YENİLENİYOR

Sağlık hizmetleri ve eğitimi hakkında üniversite bünyesinde ciddi bir hamle başlattıklarını ifade eden Rektör Hotar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Önümüzdeki dönemde İzmir’de ihtisaslaşmış bir Meslek Hastalıkları Hastanesi’ni Sayın Cumhurbaşkanımızın teşrifleriyle açmayı istiyoruz. Hastanemizdeki göğüs hastalıkları, kadın doğum ve yoğun bakım servislerini yüzde 90 oranında yeniledik. Acil servis ve ameliyathanedeki hemşire eksiklerimizi tamamladık. Kanser tedavilerinde yeni ilaç üretimini destekleyecek Translasyonel Onkoloji Ana Bilim Dalı’nın kurulmasını kararlaştırdık. İZKA ile translasyonel çalışmalar, ilaç ve tıbbi cihaz geliştirme konularında proje ve işbirliği çalışmaları başlattık.  Depreme dayanıksız bina ve yurtlarımızla ilgili yenileme çalışmalarımızı hızla başlattık.  Alsancak Stadyumunun yanındaki yerimizde Etnografya müzesi kuracak; Anadolu tarihinin zenginliklerini burada muhafaza edeceğiz. Büyük Deney Hayvanları Laboratuvarı projesini hayata geçirecek; bilimsel araştırmaları yeni bir düzeye taşıyacağız.”

İLKLER GERÇEKLEŞTİ

Üniversitenin ilk kadın rektörü olarak atanan Prof. Dr. Nükhet Hotar, Başbakan olarak önceki yıllarda üniversiteye gelen Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı ilk defa devlet başkanı sıfatıyla üniversitede ağırladı.

Yine ilk defa 150 sanatçıdan oluşan Dokuz Eylül Üniversitesi Konservatuvarı Orkestrası ve Korosu, birbirinden güzel eserleri davetliler için çalıp, seslendirdi. Programda ayrıca geçen yıl üniversiteden dereceyle mezun olan beş DEÜ mensubuna ve bu sene en yüksek puanla üniversiteye kayıt yaptıran beş üniversite öğrencisine de Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından hediye verildi. Törende ayrıca Rektör Hotar, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sanatçı Firuz Aşkın’ın “Osman Bey” isimli tablosunu takdim etti.

ATATÜRK ANITINA ÇELENK KOYULDU

Bu yıl 36’ncı kuruluş yıldönümünü kutlayan Dokuz Eylül Üniversitesi’nin 2018-2019 Akademik Yılı Açılış Programı kapsamında ilk tören Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlendi. Sabahın ilk saatlerinde DEÜ Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar ve beraberindeki heyet, etkinlikler kapsamında Atatürk Anıtı’na çelenk koydu.

Önceki 1 15 Sonraki